Irak’taki son gelişmeleri irdeleyen İran basını, tırmandırma stratejisiyle hareket eden Sadr’ın “başarısızlığını” vurgularken Ayetullah Hairi’nin, Irak-İran Şiiliği mücadelesini başka bir boyuta eviren hamlesini öne çıkarmıştır.
Sadr Hareketi’ne bağlı milletvekillerinin istifasıyla birlikte, Sistani’nin siyasal düzen zarar görmeden reform yapılmasını öngören projesinin çöktüğünü belirtmek mümkündür.
3-5 Ocak aralığındaki saldırıları, İran destekli milis grupların eş zamanlı ve çok-hedefli saldırı gerçekleştirebilme kapasitesini sergileme çabası olarak değerlendirmek mümkündür.
İran yanlısı Haşdi Şabi grupları, Irak’taki etkinlikleri sonucunda meşruiyetlerini kaybetmekten endişe duymaktadır.
Mustafa Kazımi başkumandan olarak düzenlediği uyarı niteliğindeki son operasyonla kendisine meydan okuyan grupları saha içinde ilk kez hedef alabileceğini gösterdi.
Son gözaltı olaylarıyla düne kadar özel kalem müdürünü seçmede zorlanan bir Başbakan yerine çok daha muktedir bir Mustafa Kazımi figürü ortaya çıkmış durumdadır.
Iraklı protestocular Kazımi hükûmetine isteklerini yerine getirmesi için bir ay süre verdi.
Türbe Milislerinin bugüne kadar almış olduğu askerî-siyasi konumlanmanın ve ayrılış sürecinin Ayetullah Ali Sistani’nin vizyonunu yansıtmış olduğu görülmektedir.
Haşdi Şabi'nin en etkili isimlerinden el-Mühendis’in ölümünün üzerinden 1,5 aydan fazla zaman geçmesine rağmen halefi üzerinde mutabakata varılamaması, milis gruplar arasındaki ihtilafların ciddiyetini gösteriyor.
Sadr, 2020’li yılların başında pragmatist bir hamleyle daha fazla siyasi güç elde etmek amacıyla yıllardır muhalefet ettiği İran destekli gruplarla siyasi bir anlaşma zeminine imza attı.
Şii Dünyasında Geçtiğimiz Hafta Öne Çıkanlar
Şii Dünyasında Geçtiğimiz Hafta Öne Çıkanlar