Yaptırımlar devam etmesine rağmen ABD Başkanı Biden’ın, İran’a karşı bir önceki döneme göre takındığı yumuşak tutum, İran’ın döviz rezervlerini artırdı.
Menendez’in, KOEP karşıtı bir tavır sergilerken Dağlık Karabağ konusunda Türkiye ve Azerbaycan karşıtı bir tutumla İran’daki Fars milliyetçileri ile paralellik göstermesi dikkat çekicidir.
İran’da yerel yatırımın azlığı, yabancı yatırım ihtiyacını artırırken FATF, ABD ambargoları ve bazı yerel değişkenler sebebiyle ülkede yabancı yatırım krizi yaşanıyor.
ABD liderliğindeki Batı’yla sorunlar yaşayan ve yöneldiği Doğu ülkelerinden beklediği ölçüde destek göremeyen Tahran, son aylardaki bölgesel gelişmeler karşısında hazırlıksız yakalandı.
Koronavirüs salgınıyla beraber yaptırım ve ambargoların negatif ekonomik etkisi, Ruhani Dönemi’nde sosyoekonomik kriz ortamı oluşturdu.
Uluslararası politik ekonominin gerçekleri ve üye devletlerinin çatışan gündemleri; ŞİÖ’ye üye olmanın, İran’ı uluslararası sistem nezdinde anlamlı bir şekilde güçlendireceği anlamına gelmiyor.
Japonya, Orta Doğu’da ABD-Çin rekabetini fırsata çevirerek İran, İsrail ve Irak gibi bölge ülkeleri ile iş birliğini artırmaya çalışmaktadır.
Hindistan’ın; “İran-Çin 25 Yıllık Kapsamlı İş Birliği Anlaşması”ndan endişe duyduğu için İran ile olan ilişkilerini yeni hükûmet döneminde hızlı bir şekilde düzeltmeye çalışması öngörülüyor.
İran yönetimi şu ana kadar başarıyla yürüttüğü ikili sistemde meydana gelen uçurumu hızlı bir şekilde kapatmak zorunda olduğunu biliyor ve bunda en önemli görev hiç şüphesiz uğruna büyük fedakârlıklar yapılan yeni Cumhurbaşkanı Reisi’ye düşecek.
Reformcular, siyasi zirveden silineli çok olsa bile Rafsancani-Ruhani-Laricani çizgisinin İran siyasetinden tasfiye edilmesi farklı çağrışımlar yapıyor ve bu seçimlerin diğer beş seçimden farkının ne olduğu sorusunun sorulmasına neden oluyor.
Rusya’nın, Orta Doğu’da aktif rol oynamak istemesi ve dış politikada bu bölgeyi öncelemesi, ABD’nin çekilme planlarının önünde bir set gibi durmaktadır.
Yemen, önemli bir geçiş noktasındadır ve Orta Doğu’da sürdürülebilir bir güç dengesi tesis edilmeden ABD’nin bölgeyi terk etmesi, stratejik anlamda İran ve Çin’i güçlendirebilir.