Haftalık Basın Özeti 15-21 Ekim (24-30 Mihr 1395)

Haftalık Basın Özeti 15-21 Ekim (24-30 Mihr 1395)
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

Seçim Yasakları Belli Oldu

2017 Mayıs’ında düzenlenecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin on sekiz maddeden oluşan seçim politikaları metni Devrim Rehberi’nin “Düzenin Yararını Belirleme Konseyi” ile gerçekleştirdiği müzakerenin ardından açıklandı. Söz konusu açıklamaya göre Devrim Rehberi; Yasama, Yürütme ve Yargı organlarının seçimlere müdahil olmasını katiyetle yasakladı. Üç erkin yanında güvenlik güçleri, silahlı kuvvetler ve istihbarat birimlerinin de siyasi faaliyetler ve kamplaşmanın içinde olması yasaklandı. Ayrıca seçim faaliyetlerinde elde edilen gelirlere de şeffaflık şartı getirildi.

Yeni Bir Yolsuzluk Daha

 Onuncu dönem İran Parlamentosu, ilk araştırma komisyonunu Eğitim ve Öğretim Bakanlığı bünyesindeki öğretmenlerin üyesi oldukları fonda meydana gelen yolsuzlukları araştırmak üzere kurdu. Söz konusu fonda biriken paralarla 28 şirketin kurulduğunu belirleyen parlamento, bu şirketlerin milyar dolarları bulan yolsuzluklara bulaşmış olup olmadığının araştırılması için komisyonun kurulmasına karar verdi. Bu yolsuzluk iddialarıyla ilgili olarak şimdiye kadar beş kişinin tutuklandığı basında yer aldı. İran’da Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaştıkça yolsuzluk temalı haberlerin sayısında artış beklenilmektedir.

Dört Ülkenin Bölünme Tehlikesi

Uluslararası İslam Dünyasında Jeopolitik Krizler Sempozyumunda konuşan Devrim Rehberi Hamenei’nin Askeri İşler Özel Danışmanı eski Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı Yahya Rahim Safevi “Küresel ve bölgesel güçlerin Ortadoğu’da takip etmekte oldukları politikaların Irak, Suriye, Libya ve Yemen’in bölünmesine yol açabileceğini” iddai etti. Safevi açıklamalarında Afganistan’da Taliban’ın Irak’ta ise Saddam Hüseyin’in ABD tarafından ortadan kaldırılmasıyla İran’ın bölgedeki siyasi nüfuzunun arttığını sözlerine ekledi.

Kabine’de Mini Revizyonu

Cumhurbaşkanı Ruhani, üç bakanın istifa etmesinin ardından uzun süredir beklenen kabine değişikliğini yapmaya hazırlanıyor. Spor ve Gençlik Bakanı Mahmut Guderzi, Eğitim ve Öğretim Bakanı Ali Asgar Fani ve Kültür ve İrşat Bakanı Ali Cenneti görevlerinden istifa ettiler. Ruhani, istifa eden bakanların yerine söz konusu bakanlıklarda görevli bakan yardımcılarını vekâleten atadı. Reformistlerin kayda değer bir başarı elde ettikleri 2016 yılı meclis seçimlerinin ardından gündeme gelen kabine değişikliği gecikmeli de olsa gerçekleşmiş oldu.

İranlı Ehli Sünnet Alimleri, Orta Asya için Din Adamları Yetiştirebilir

Cumhurbaşkanı’nın azınlıklardan sorumlu özel yardımcısı, Horasan-ı Rezevi eyaletinde katıldığı bir programda, bölgenin Sünni âlimlerine hitaben yaptığı konuşmada Orta Asya’da Suudi Arabistan menşei Selefi-Vehhabi din anlayışının yayılmasını önlemek için İranlı Sünni âlimlerin o bölgede görev yapmak üzere Sünni din adamı yetiştirebileceğini ifade etti.

İran IŞİD’e Silah Yardımında Bulundu mu?

İran’ın Japonya eski Büyükelçisi Ebu’l Fazl İslami, İran’ın IŞİD’e silah yardımında bulunduğunu ileri sürdü. IŞİD’in varlığından en çok İran’ın kârlı çıktığını iddia eden İslami, bu sayede İran’ın Suriye ve Irak’taki varlığını pekiştirdiğini vurguladı. 2005’te Ahmedinejad’ın iktidara gelmesinin ardından ülkeden ayrılan eski büyükelçi, İran’ın kendisine düşman ve birbirleriyle ideolojik çatışma içinde olan guruplarla nasıl ilişkiler geliştirdiğine defalarca tanık olduğunu sözlerine ekledi.

Çin-Pakistan Ekonomi Koridoruna İran Dâhil Olabilir

İran bölgede devam eden ve katılımcı ülkeler ile bölgedeki diğer ülkelere ekonomik açıdan pek çok avantaj sunan Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru (ÇPEK)[8] projesine katılma talebini tüm üst düzey görüşmelerde yinelemeye devam ediyor.  Çin ve Pakistan bakanlıklar seviyesinde İran’ın koridora katılma isteğini olumlu karşıladıklarını ve bölgedeki diğer ülkelerin de bu yöndeki taleplerinin iş birliği açısından önemli olduğunu açıkladı. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin ikili görüşmelerde katılım talebinde bulunduğu basına yansıyan haberler arasında.

Bankacılık Alanında Reformlar

Hasan Ruhani’nin Cumhurbaşkanı olarak seçildiği aydan itibaren İran’da ekonomik alanda pek çok reform adımları atıldı. İran ekonomisindeki yapısal sorunlarla baş etmeyi hedefleyen bu adımların önemli bir ayağı bankacılık sistemi üzerinedir. İran Merkez Bankasının uygulamaya koyduğu çeşitli düzenlemeler sayesinde sistemde önemli iyileştirmeler gözlemlendi. Özellikle enflasyonun kontrol altına alınması hususunda kayda değer bir başarı kaydedildi. Bankacılık ve finans kesimi ile ilgili önemli bir sorun bankacılık sistemindeki regülasyonların yetersizliği. Yetersiz regülasyon nedeniyle finans kesiminde faaliyette bulunan bazı kurumlar (lisanssız finansal kurumlar) Merkez Bankasının para politikasını kontrol etmesini zorlaştırıyor. Finansal piyasada daralmaya sebep olan lisanssız kredi kuruluşları, İran ekonomisinde kredi faizlerinin yükselmesine ve bankaların kredi dışı araçlara yönelmesine sebep olmaktadır. Buna ilave olarak bankacılık kesiminin yeterli düzeyde regüle edilememesi bankaların batık kredilerinin toplam krediler içindeki payının yükselmesine ya da bankacılık sektörünün daha riskli bir alanda manevra yapmasına neden olmaktadır. Bankacılık piyasasında meydana gelen risk artışları reel sektörü de olumsuz etkileyeceğinden İran Merkez Bankasının bankacılık ve finans kesimini daha sıkı standartlarda denetim altına alması ekonominin sağlığı için oldukça önemlidir. Şu an üzerinde çalışılan bankacılık ve finans sektörünü ilgilendiren düzenlemelerin yakında İran Meclisinden geçmesi beklenilmektedir.  Bu düzenlemelerin meclisten geçmesi ile İran’da finans alanında risklerin azaltılacağı umulmaktadır.

Büyüme Beklentilerin Üzerinde ama Yabancılar Hala Tedirgin

Mayıs ayının ortasından itibaren brent ham petrol fiyatlarının yükseliş eğilimine girmesi ve uygulanan yaptırımların kalkmasıyla İran’ın petrol piyasasına dönüşü İran ekonomisinin büyüme verilerine olumlu yansıdı. İran ekonomisi geçen yılın bahar dönemine kıyasla IMF’nin de beklentilerinin üzerinde bir büyüme gösterdi. Belirtilen dönemde büyüme oranı %4.5 olarak gerçekleşti. IMF’nin Ortadoğu bölümü koordinatörü Mesut Ahmet; İran’da uygulamaya konulan politikaların ve atılan adımların da etkisi ile orta vadede İran’ın daha istikrarlı bir büyüme trendi içine girebileceğini söyledi.  Ancak uzmanlar İran’da gözlemlenen bu olumlu büyüme rakamlarının arkasında artan petrol ihracatı gelirleri olduğuna dikkat çekiyorlar. Dolayısıyla uzun dönemli büyümenin ana unsuru olan verimlilik/teknoloji artışı bağlamında İran’dan güçlü sinyaller henüz gelmemektedir. Ocak 2016 tarihinden itibaren İran’a birçok ticaret heyeti ziyarette bulunmuş ve bu heyetlerle karşılıklı ticaretin geliştirilmesine yönelik mutabakat zaptları imzalanmıştır. Ancak şu ana kadar bu zaptlarda dile getirilen ve ticari ilişkilerin artmasına yönelik ortaya konulan iyi niyetli açıklamaların içerisini dolduracak somut adımlar atılmamıştır.

İran’da Altına İlgi Arttı

İran’da altın kullanımı %12 oranında arttı. İran altın kullanımında dünya sıralamasında 6. sırada yer almaktadır. Pahalılıktan dolayı İran’da altın kullanımında düşüş yaşanmış olmakla birlikte son günlerde yeniden altın kullanımında artış olduğu görülmektedir. Geleneğe bağlı İran kadınlarının altını asli süs eşyası olarak görmelerine rağmen, son zamanlarda altının süs eşyası olarak kullanımı azalmıştı. İran 2015 yılında 35,4 ton altın kullanımıyla dünyada 9. Sırada yer almaktaydı. Dünya Altın Komisyonunun raporuna göre, 2016 yılının ikinci üç aylık döneminde %12 artarak İran’ı 6. sıraya çıkarmıştır. Altın, ülkelerin sermaye yatırımı ve hazine birikimi bakımından da önem arz etmektedir. GFMS’in raporuna göre Hindistan ve Çin altın ve mücevherat alımında dünyada ilk iki sırada yer almaktadırlar. Sırasıyla Hindistan, Çin, Amerika, Arabistan, BAE, Türkiye, Rusya ve Mısır ilk sekizde yer almaktadırlar. Hong Kong, İran’dan sonra onuncu sırada yer almaktadır. Bu rapora göre 2016 yılının ikinci üç aylık döneminde % 12’lik artış İran’ı ülke sıralamasında 6. sıraya çıkarmıştır. Bu dönemde İran’da 9,3 ton altın kullanılmıştır. Yine aynı zaman aralığında Çin, Hindistan, Arabistan, BAE ve Türkiye sırasıyla ilk beşte yer almakta iken 6. Sıradaki İran’ı sırasıyla Rusya, Güney Kore, Fransa ve Hong Kong takip etmektedir.

İran’da Tıbbi Bilimler Öğrencilerine Kim Reçete Yazacak?

2015 yılında İran’da yaklaşık 200.000 Tıbbi Bilimler öğrencisi genel tarama testinden geçirilmiş ve şu sonuçlara ulaşılmıştır: Tıbbi Bilimler öğrencilerinin % 2’sinin ruh sağlığı bakımından hasta olduğu, % 18’inin Psikopatoloji ve davranışsal risk bakımından rahatsız olduğu tespit edilmiştir. Tıp öğrencilerinin % 40’ının psikolojik danışman ve desteğe gereksinim duyduğu raporda iddia edilmiştir. Resmi verilere göre toplumun % 2,1’inin uyuşturucu bağımlısı olduğu İran’da geleceğin sağlık problemlerinin emanet edileceği tıp öğrencilerinin psikolojik sorunlarla boğuşması sağlık sistemi açısından büyük risk taşımaktadır.

Velayeti ’den Musul Açıklaması

Musul harekâtına Irak hariç herhangi bir ülkenin katılma hakkının olmadığını savunan İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’in başdanışmanı Ali Ekber Velayeti, “Bazı ülkeler Irak yönetiminden izin almadan bu ülkeye askeri güç göndermiştir. Bu uluslararası kurallara aykırıdır. Bu ülkeler gelecekte oradan hak talep etmek amacıyla böyle bir girişimde bulunmuştur” dedi. İran’ın Musul harekâtına doğrudan katılmadığını söyleyen Velayeti, “İran asla bu konuya doğrudan müdahil olmamaktadır. İran’ın Musul konusunda Bağdat yönetimine verdiği destek, danışmanlık yardımıdır ve bunu da Irak’tan gelen talep üzerine yapmaktadır. Bölge ülkelerinin operasyona katılmak istemesi yanlıştır” açıklamasında bulundu. Velayeti’nin bu sözlerinin Türkiye’nin Musul operasyonuna katılma yönündeki taleplerine yönelik olduğu anlaşılmaktadır. Musul operasyonunu tüm bölge ülkeleri yakından takip etmektedir.

Velayeti-İbadi Görüşmesi

İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’in başdanışmanı Ali Ekber Velayeti Irak Başbakanı Haydar El İbadi ile Bağdat’ta bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşme sonrası yayınlanan bildiride, İbadi ve Velayeti’nin bölgenin terörle mücadele gibi önemli konuları ve ikili ilişkileri görüştükleri kaydedildi. Görüşmede İbadi’nin IŞİD’e karşı yürüttükleri savaşın yakında sona ermesini dilediği ve bölge ülkelerinin nihai savaş için Irak yönetimi ile güvenlik ve istihbarat alanlarında iş birliği yapmaları gerektiğini belirttiği ifade edildi. İbadi ayrıca, Irak topraklarını tamamen IŞİD’in elinden kurtarıncaya dek örgütle mücadeleye devam edeceklerini vurguladı. Bu görüşme zamanlaması açısından önem arz etmektedir. Zira görüşme sonrası açıklamalar İran’ın Musul operasyonunda alacağı role ve Irak’a vereceği desteğe ilişkin mesaj niteliğindedir.

Ruhani-Maberi Görüşmesi

İran Cumhurbaşkanı Ruhani, pazartesi günü Tahran’da Fildişi Sahili Dışişleri Bakanı Abdullah Maberi ile yaptığı görüşmede son yıllarda İran ile Fildişi Sahili ilişkilerinde sağlanan gelişmeden dolayı memnuniyetini dile getirerek, İran ile Fildişi başta olmak üzere Afrika ülkelerinin iş birliğini geliştirmek için büyük imkân ve potansiyelin var olduğunu söyledi.  Ruhani, Tahran’ın elektrik santralleri, barajlar ve yol yapımı projelerinde Fildişi’ne destek vermeye hazır olduğunu ifade etti. Ruhani Afrika ülkeleriyle münasebetlerinin geliştirilmesi ve güçlendirilmesi için mevcut imkanlar ve potansiyelin tespiti tavsiyesinde bulunurken, İran ile Fildişi Sahili Karma Ekonomik İş Birliği Komisyonu’nun gelecek yıl düzenlenmesiyle, ikili münasebetlerin özellikle ekonomi alanında gelişmesi bekleniyor. Yapılan görüşmede Fildişi Sahili Dışişleri Bakanı, petrol ve doğalgaz hatlarının inşaatı dahil enerji, alt yapı, gıda, sanayi ve teknik eğitim alanlarında İran ile Fildişi Sahili’nin iş birliği yapabileceğini, böylece İran’ın bu ülkeye kalkınma hedeflerinin tahakkuku için önemli ölçüde yardımda bulunabileceğini vurguladı.

Zarif’’in Steinmeier ve Mogherini ile Temasları

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif ve Almanya Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier, ikili ilişkiler ve Suriye başta olmak üzere bölgesel konular hakkında bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Zarif, AB Dış Siyaset Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ve Hollanda Dışişleri Bakanı Bert Koenders ile de Suriye krizinin çözümüne ilişkin son gelişmeleri değerlendiren bir telefon görüşmesi yapmıştı.

Ensari’nin Brezilya Dışişleri Bakan Yardımcısı ile Görüşmesi

İRNA’nın bildirdiğine göre Brezilya Dışişleri Bakan Yardımcısı Fernando Joze Marni De Abroba ile Tahran’da görüşen İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Hüseyin Cabiri Ensari, bölgedeki mevcut çatışmaların siyasi ve çözülebilir olduğunu, mezhepsel ve etnik olmadığını fakat bazılarının yalan propaganda ile bu krizlerin etnik ve mezhepsel olduğu algısını pompaladıklarını söyledi. Batı Asya ve Kuzey Afrika bölgelerindeki gelişmelerin hızlı ve derin olduğunu vurgulayan Ensari, “Çeşitli aktörlerin menfaatlerinin çakışması bölgedeki durumun daha da karmaşık hale gelmesine sebep olmuştur’’ dedi. İran dış politikasında Brezilya’nın önemli yeri olduğunu ifade eden Ensari, İran’ın bölgesel ve uluslararası konularda Brezilya ile istişareye hazır olduğunu söyledi. Abdoba da İran’ın bölgede önemli bir aktör ve jeopolitik konuma sahip ülke olduğunu ve Tahran ile ilişkilerin gelişmesinin ülkesi için önem taşıdığını belirtti.