İran Ekonomik Özgürlükte 164. Sırada

İran Ekonomik Özgürlükte 164. Sırada
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

ABD-Washington merkezli muhafazakâr düşünce kuruluşu Miras Vakfı (The Heritage Foundation), geçtiğimiz günlerde Ekonomik Özgürlük İndeksi sıralamasını yayımladı. Sıralamada, kapalı-açık ekonomi ayrımı yapmaksızın 180 ülke bulunuyor. Güvenli mülkiyet hukuku yapısı, sağlıklı şekilde krediye ulaşma, serbest dış ticaret, finansal yönetmeliklerin yapısı, ticaret ve emek piyasasının koşulları ve ekonomik özgürlük kriterlerinin göz önünde bulundurulduğu sıralamada İran, 164. sırada “bastırılmış” olarak adlandırılan kategoride yer aldı. Mevcut ekonomik durumunu dikkate aldığımızda İran’ın sıralamadaki yerinin sürpriz olmadığını söylemek mümkündür.

İran’ın bölgedeki komşularını incelediğimizde; BAE 18, Katar 31, Ermenistan 34, Azerbaycan 44, Bahreyn 63, Türkiye 71, Umman 75, Kuveyt, 79, Suudi Arabistan 83, Pakistan 135 ve Afganistan 136. sırada yerini almıştır. Irak, Suriye ve Yemen gibi İran’ın nüfuzunun bulunduğu ülkeler sıralamaya girememiştir. Sıralamanın başındaki ülkeler; Singapur, Hong Kong, Yeni Zelanda, Avustralya, İsviçre ve İrlanda’dır. Sıralamanın sonunda ise İran ile aynı kategoride bulunan Kuzey Kore, Venezuela ve Küba bulunmaktadır.

Tablo-1: Ekonomik Özgürlük İndeksi Sıralaması

Kaynak: Miras Vakfı

Kuruluşundan bu yana ekonomik özgürlük bağlamında çeşitli adımlar gerçekleştirmeye çalışan İran İslam Cumhuriyeti, ekonomik özgürlüğe ulaşma hedefinde harici ve dâhili olmak üzere çeşitli engellerle karşı karşıya kalmıştır. Harici engeller olan ABD ve uluslararası kuruluşların ambargo ve yaptırımları, İran’ın uluslararası ekonomik sisteme entegresini ve yabancı yatırımcıların ülkede yatırım yapmasını engellemiştir. Buna ilave olarak ambargo ve yaptırım süreçlerinde devletin ekonomideki aktif rolünün ekonomik göstergeleri muhafaza etme güdüsüyle artması, ekonomik özgürlük çabalarına ket vurmuştur. Dâhili engeller ise İran’ın iç siyaset ve ekonomisindeki dengelerden kaynaklıdır. Hukuki, askerî, siyasi ve ekonomik olarak ciddi anlamda gücü bulunan İslam Cumhuriyeti’nin müesses nizam aktörleri, sistem içerisindeki siyasi ve ekonomik çıkarlarını maksimize etmek adına ekonomik özgürleşme hareketlerinin ve süreçlerinin önünde âdeta bir duvar örmüştür.

Ülke sathında birçok alanda tekel güce sahip Devrim Muhafızları Ordusu ile ona bağlı şirket ve vakıflar, ekonomik özgürleşmeye karşı müesses nizam aktörlerinin başında yer almaktadır. Söz konusu aktörler, sistem içerisinde kurdukları ağ ve bağlantılarla; hukuki, siyasi ve ekonomik dayanaklarla güçlerini sağlam bir temele atarak faaliyetlerini herhangi bir bürokratik engele takılmadan yürütebilmektedir. Her ne kadar müesses nizam aktörlerine karşı muhalif olan reformcular, sistem içerisinde Batı ile uyumlu siyasi ve ekonomik olarak özgür bir ülke idealinde olsalar da müesses nizamın hukuki, askerî, siyasi ve ekonomik anlamda orantısız güce sahip olması herhangi bir alanda “özgürlük” umutlarını azaltmaktadır. İran’ın tarihsel sürecini ve mevcut hâlini göz önünde bulundurduğumuzda harici ve dâhili engeller gölgesinde İran’da ekonomik özgürlük bağlamında kayda değer bir ilerlemenin gerçekleşmesi oldukça zor gözükmektedir.