İran’da Okullar Bir Aylığına Açılıyor

İran’da Okullar Bir Aylığına Açılıyor
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

Koronavirüs salgını, bütün dünyada olduğu gibi İran’da da eğitim-öğretim faaliyetlerini sekteye uğrattı. Tahran yönetimi, ülkenin salgının Orta Doğu’daki merkez üssüne dönüşmesinden sonra birbiri ardına kapsamlı tedbirler almaya başladı. Bunlardan biri de şubatın ikinci (esfend ayının ilk) haftasından itibaren sayısı 100.000’i geçen ilk ve ortaöğretim kurumlarının geçici olarak tatil edilmesiydi. “Eğitim Tatil Olmayacak!” sloganıyla uzaktan da olsa örgün eğitim faaliyetlerini yürütmeyi amaçlayan İran Eğitim-Öğretim Bakanlığı, ilk etapta İran Radyo ve Televizyon Kurumuyla (Seda ve Sima) iş birliğine giderek bu yılın geri kalan derslerini, televizyon kanalından yayınlamaya çalıştı. Lakin bu uğraştan yeterli verim alınamaması ve İran’da salgının kısa zamanda kontrol edilemeyeceğinin anlaşılmasından sonra Bakanlık gene birçok şirketle iş birliği içerisinde “ŞAD (Şebeke-yi Amuzeşi-yi Daneşamuz)” isimli bir eğitim uygulaması geliştirerek 9 Nisan 2020 tarihinde kullanıma sundu. Söz konusu uygulama aracılığıyla etkileşimli ders ve öğrenme ortamının yaratılması hedeflendi. Nitekim resmî açıklamalara göre öğretmenlerin %94’ü, öğrencilerin ise ancak %60’ı uygulamaya üye oldu ve şimdiye kadar kalan derslerin %65’i bu uygulama üzerinden işlendi. Ne var ki özellikle taşra ve kırsal bölgelerde internet erişiminde sorun yaşayan öğrencilerin programı kullanamadığı bilinmektedir. Ayrıca internet hızının nispeten düşük olduğu İran’da, programı kullanırken yaşanan teknik sorunlar ve program esnasında kullanılan internetin ücretli oluşu da eleştiri konusu oldu.

Bu uygulamanın güvenirliği ve verimliliğine ilişkin tartışmalar sürerken salgına ilişkin resmî rakamların düşüşe geçmesiyle birlikte 16 Mayıs Cumartesi günü itibarıyla İran’da okulların yeniden açılması kararlaştırıldı. Bu karar, bir bakıma uzaktan eğitimin İran özelinde istenen verimi sağlamadığını zımnen kabul etmek anlamına geliyor. İlk aşamada yalnızca salgının pek etkili olmadığı bölgelerde okulların açılması beklense de ülke genelindeki bütün okulların aynı anda açılmasına ilişkin bir kararın Ulusal Koronavirüsle Mücadele Merkezinden çıkması eğitimci ve ebeveynlerde soru işaretleri uyandırdı.

İran da pek çok ülke gibi salgını henüz tam olarak kontrol altına alamamışken aşamalı bir şekilde normalleşme adımları atmaya çalışıyor. Normalleşme adımlarında İran’ın aceleci davranmasında ise her ülkede olduğu gibi ekonomik gerekçeler etkili. Bu sebeple ilk olarak 11 Nisan’da tehlikenin az olduğu eyaletlerde dükkânların açılmasına izin verilmiş, 18 Nisan’da ise en çok vakanın görüldüğü Tahran eyaletinde de dükkânlar açılmış ve bir gün sonra alışveriş merkezleriyle pasajların da açılmasına müsaade edilmişti. İbadethane ve okulların açılması da bu normalleşme sürecinin diğer adımlarıdır. Anlaşılan o ki Ramazan Bayramı’ndan sonra ülkede üniversiteler de açılacak.

Eğitim Nasıl Olacak?

Özellikle başkent Tahran’ın salgın açısından hâlâ çok tehlikeli olduğu uzmanlar tarafından dile getirilirken okulların açılışına ilişkin kararın ayrıntıları da netleşti. Eğitim-Öğretim Bakanı Muhsin Hacı Mirzayi yaptığı açıklamada, önümüzdeki eğitim yılının olumsuz etkilenmemesi için uğraştıklarını belirttikten sonra ilk ve orta dereceli okullarda bir ay sürecek eğitimin ayrıntılarına ilişkin bilgilendirmede bulundu. Bakan’ın açıklamalarından bu bir aylık süreçte yeni konuların öğretiminden ziyade gerek televizyon kanalı gerekse de “ŞAD” programı vasıtasıyla bütün bir yıl içerisinde geriye kalan %30’luk dersi takip eden öğrencilerin soruları alınacak ve anlaşılmayan konular tekrar edilecek. Konuya ilişkin diğer ayrıntıları aşağıdaki gibi sıralamak mümkün:

  • Okula gelip gelmemek serbest olacak dolayısıyla yoklama alınmayacak.
     
  • Okul idarecileri ve öğretmenlerin ilk hafta tam kadroyla iş başı yapmasının tasarlanmasıyla talebin yoğun olmaması durumunda diğer haftalar da nöbet sistemine geçilebilecek.
     
  • Okulların tamamının dezenfekte edilebilmesi için çalışmalar cumartesi gününe kadar devam edecek.
     
  • Okula gelen idareci, öğretmen, hizmetli ve öğrenciler Sağlık Bakanlığının protokollerine uygun bir şekilde maske ve eldiven takacak.
     
  • Sosyal mesafe kurallarına riayet edilecek.
     
  • Okul öncesi düzeyindeki öğrencilere ilişkin yasak devam edecek.
     
  • Teneffüs araları verilmeyecek, öğrenciler sabah girişte tören için toplanmayacak ve okul kantinleri kapalı olacak.
     
  • Koronavirüs belirtileri taşıyan öğrencilerin okullara girişine izin verilmeyecek.
     
  • Üniversite giriş sınavına hazırlanan 12. sınıf öğrencileri bu bir aylık sürede öncelikli olacak.
     
  • Öğretim programları normal haftalık öğretim programına mutabık olacak.
     
  • Öğrencilerin ve velilerin gerek okulun bahçesinde gerekse de okul giriş-çıkışlarında toplanmasının önüne geçilecek.
     
  • Okullardaki bu bir aylık faaliyetler kayıt altına alınacak ve Bakanlığın ilgili birimlerine gönderilecek

Anlaşıldığı üzere İran’da okullar, kısa süreliğine sıkı tedbirlerle sayısı 12 milyonu bulan öğrencilere daha çok tamamlayıcı eğitim verebilmek ve devlet olarak eğitimde fırsat/imkân eşitliğini yaratabilmek maksadıyla açılacak. Bu girişimde üç gerekçe etkilidir. İlki, şehir merkezleri dışında ikamet ettiği için uzaktan eğitime hiçbir şekilde dâhil olamayan konargöçerler ve köy halkı gibi dikkate değer kitleyi imkânlar ölçüsünde eğitime alabilmek. İkincisi, alan seçimi yapacak dokuzuncu ve haziran ayında kâğıt tabanlı düzenleneceği artık kesinleşen üniversiteye giriş sınavına katılacak on ikinci sınıf öğrencilerinin mağduriyet yaşamasının önüne geçmek. Son olarak 12 yılı kapsayan 250’den farklı ders içeriğinin tamamının ister televizyon kanalı isterse de uygulama yoluyla etkili bir şekilde vermek mümkün olmadığından bir aylık telafi dersleri yapabilmek. Her ne kadar diğer sınıflar için ölçme ve değerlendirme süreci öğretmenlerin inisiyatifine bırakılmışsa da üniversiteye giriş için kâğıt tabanlı merkezî bir sınav yapılacaktır. Hâlihazırda dershaneler ve etüt merkezleri de tatil olduğundan doğabilecek mağduriyetlerin kısmen giderilmesi planlanmaktadır. Fakat sürece ilişkin birçok belirsizlik bulunmaktadır.

İran’daki devlet okullarında kalabalık sınıf mevcudu ve ikişer, üçer kişilik öğrenci sıraları göz önüne alındığı en az bir metrelik sosyal mesafenin sınıf ortamında sağlanması güçtür. Özellikle ilkokul öğrencilerinin sağlık protokollerine riayet konusunda yeterli bilince sahip olup olmadıkları da tartışmaya açıktır. Okullardaki lavaboların temizliği ise bu günlerde normalden daha fazla önem arz etmektedir.

Görünen o ki Bakanlık derse devam zorunluluğu getirmediği için sınıfların kalabalık olmayacağını öngörmektedir. Böylelikle de sağlık protokollerini uygulamak kolaylaşacaktır. Öte yandan her ne kadar merkezde önleyici tedbirler alınsa da sahada tarafların tedbirlere riayet etmesi önemlidir. Aksi hâlde okullar virüsün yayılımı için bir merkeze dönüşebilir. Bakanlığın okula gelen öğrencilerde tarama ya da en azından düzenli ateş ölçümü yapıp yapmayacağına ilişkin bir bilgiye ise tesadüf edilememiştir. Öğretim programının, kriz durumunun gerekliliklerine göre yapılandırılıp yapılandırılmadığı da netlik kazanmamıştır. Bunun dışında bir aylık süre öğrencilerin eksiklerini gidermede yeterli olmayabilir ya da en azından bu bir ay için özel ders içeriği ve programı yapılandırılabilir. Bütün bunlar velilerin çocuklarını okula göndermekten imtina etmesine sebebiyet verebilir.

Sonuç

Eğitim-öğretim yılı sona ermek üzereyken İran’da okulların bir aylığına da olsa açılması eğitimi sekteye uğrayan öğrencilerin yararına olmakla birlikte pek çok riski barındırmaktadır. Sürecin iyi ve kontrollü yönetilememesi vakaların düşük seyrettiği eyaletlerde salgının genişlemesine kapı aralayabilir. Dahası devlet eliyle yeni bir dalgaya davetiye çıkarmak anlamına gelebilir. Hükûmet de bunun farkında olacak ki Eğitim-Öğretim ile Sağlık Bakanlığı ortaklığında sürecin nasıl yönetilmesi gerektiğine ilişkin “Okullarda Yeni Tip Koronavirüsün Denetim ve Kontrolüne İlişkin Talimatname” başlığını taşıyan ayrıntılı bir genelge yayımlayarak ilgilileri bilgilendirmiştir. Genelgede okullarda kurumsal ve bireysel olarak alınabilecek tedbirler sıralanmaktadır. Her hâlükârda Tahran yönetimi, okulları açarak eğitim sektöründe mevcut insan kaynakları ve kapasitesiyle süreci idare edip edemediğini test edeceği gibi öğrenci ve ebeveynlere de koronavirüsün gölgesinde gündelik rutin işleri devam ettirebilme konusunda tecrübe kazandıracaktır. Kuşkusuz riske rağmen açılan okullarda yaşanacak olumsuzluklar ise süreci en baştan beri kötü yönettiği ileri sürülen Ruhani hükûmetinin hanesine eksi olarak yazılacaktır. Lakin başarılı bir süreç yönetimi ise İran’ın normalleşmesini hızlandıracaktır.