DMO’nun Ceyşü’l-Adl Operasyonu ve Arka Planı

DMO’nun Ceyşü’l-Adl Operasyonu ve Arka Planı
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

Devrim Muhafızları Ordusu (DMO), 3 Şubat Çarşamba günü “Geçtiğimiz Salı gecesi Ceyşü’l-Adl örgütü tarafından iki buçuk yıl önce rehin alınan iki sınır muhafızını kurtarmak için başarılı bir operasyon gerçekleştirildi.” açıklaması ile 2018 yılında Pakistan merkezli örgüt tarafından kaçırılan askerlerinden ikisini daha kurtardığını duyurdu.

Pakistan merkezli Ceyşü’l-Adl örgütünün, 16 Ekim 2018’de iki ülke arasındaki sınırda yer alan İran’ın Sistan ve Beluçistan ilinin Mircave kenti sınırında 12 DMO askerini Pakistan topraklarına kaçırdığı bildirilmişti. DMO askerlerinin kaçırılmasının ardından Pakistan ve İran arasında askerlerin kurtarılmasına yönelik ortak bir komite oluşturuldu. Yapılan çalışmalar neticesinde askerlerden beşi 15 Kasım 2018’de serbest bırakılırken dört asker ise Pakistan ordusu tarafından 21 Mart 2019’da kurtarıldı. Şimdiye kadar akıbetinden bahsedilmeyen bir asker kaldı.

Ceyşü’l-Adl Örgütü

İran’daki Sünni Beluçların haklarını koruduğunu iddia eden ve militan bir örgüt olan Ceyşü’l-Adl, ağırlıklı olarak Sünni Beluçların yoğun olarak bulunduğu Pakistan’ın Belucistan eyaleti ve İran’ın Sistan ve Beluçistan ili sınırında faaliyet gösteriyor. 2012 yılında, Suriye İç Savaşı’nda İran’ın Esed’e verdiği desteğe karşı çıkmasıyla tanınan Selahaddin Faruki tarafından kurulan örgüt, İran’daki Sünni Beluçların haklarını savunduğunu söyleyerek İran hükûmetine karşı silahlı mücadele veriyor. İran’ın iddialarına göre kökenleri, 2000 yılından beri Sistan ve Beluçistan’da faaliyet gösteren ve 2011 yılında lideri Abdulmalik Rigi’nin idam edilmesinden sonra ortadan kalkma noktasına gelen “Cundullah” adlı bir militan örgüte dayanan Ceyşü’l-Adl, kurulduğu günden beri İran güvenlik güçlerine karşı çok sayıda ölümcül saldırı gerçekleştirmiştir.

İran ordusu ve polis yetkilileri, Pakistan topraklarında barınan grubun varlığından duydukları endişeyi dile getirerek Pakistan ordusunun ve sınır polisinin ortak sınırlarda gevşek davrandığından yakınıyor. Örgütle herhangi bir bağlantısının olmadığını belirten Pakistan ise örgüte karşı gereken adımları attığını ileri sürüyor. İran ayrıca Ceyş el-Zulm adını verdiği örgütü, İsrail’in yanı sıra bölgesel rakipleri Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri tarafından desteklenen bir terörist grup olarak görüyor. Özellikle örgütün Selefi/Vahhabi olduğunu belirterek Suudiler tarafından İran’a karşı kullanılmak üzere organize edildiğini iddia ediyor.

Operasyon Pakistan Topraklarında mı Gerçekleştirildi?

Ancak asıl merak edilen konu ise DMO tarafından gerçekleştirilen operasyonun, Pakistan topraklarında gerçekleşip gerçekleşmediği ve Pakistan kuvvetlerinin operasyonda yer alıp almadığı meselesidir. Zira Pakistanlı yetkililer tarafından konuyla ilgili resmî bir açıklama yapılmasa da operasyonun Pakistan topraklarında gerçekleştirildiğine dair söylentiler mevcuttur. Gerçek olması durumunda bu tür bir operasyon, son yıllarda Pakistan’dan ciddi sayıda militan devşiren İran’ın, Pakistan sınırları içerisinde operasyonel kabiliyete sahip olduğu anlamına gelirken aynı zamanda Pakistan’ın, İran’a karşı egemen ülke olma konusunda elini zayıflatacaktır.

Operasyonun niteliği bilinmemekle birlikte basında çıkan bazı haberlerde İran, operasyonun Sistan ve Beluçistan’da gerçekleştiğini söylerken diğer taraftan operasyonun Pakistan sınırları içerisinde ortak bir operasyon ile gerçekleştirildiği de iddia ediliyor. Zira Pakistan operasyon hakkında sessiz kalırken kısa bir süre sonra, operasyonun bir takas içerdiği ortaya çıktı. Bu durum da operasyonun Pakistan-İran ortak operasyonu olma olasılığını artırıyor. Nitekim söz konusu kurtarma operasyonunun, salt bir baskın ya da güç kullanılan bir operasyon olmadığı çok geçmeden Ceyşü’l-Adl örgütü tarafından açıklandı. DMO’nun askerlerini kurtardığını duyurmasının ardından Ceyşü’l-Adl da İran’ın elinde bulunan dört Sünni mahkûmun serbest bırakıldığını duyurdu.

İkinci seçenek, yani operasyonun Pakistan topraklarında doğrudan DMO tarafından gerçekleştirildiği düşünüldüğünde ise bunun birçok açıdan Pakistan’ın elini zayıflatacağı söylenmektedir. Pakistan İstihbarat Teşkilatı ve Pakistan ordusunun böyle bir operasyondan haberdar olmama ihtimalinin çok düşük olduğu değerlendirilirken sınırları içerisinde yabancı bir ülke ile sınırlarında barınan bir örgüt arasında gerçekleştirilen takas gerçeğine karşı sessiz kalınması, Pakistanlı uzmanları endişelendirmektedir. Nitekim son zamanlarda sıkça dillendirilen, İran’ın Pakistan’dan devşirdiği Zeynebiyyun militanları üzerinden Pakistan’da kritik müdahalelerde bulunabileceği söylemlerine gerek kalmaksızın DMO tarafından gerçekleştirilecek tek taraflı bir operasyon, durumun endişe verici olduğunu göstermektedir.