İran-Rusya Enerji Anlaşmasının Yeni Detayları ve Öngörüler

İran-Rusya Enerji Anlaşmasının Yeni Detayları ve Öngörüler
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

İran Ulusal Petrol Şirketi (NIOC) ve Rusya’nın Gazprom şirketi arasında temmuz ayında enerji iş birliğinin derinleştirilmesi için imzalanan ve İran basınında 40 milyar dolarlık yatırımları içerdiği iddia edilen mutabakat zaptının bazı detayları ortaya çıkmaktadır. İran Petrol Bakanı Cevad Ovci, Rusya Devlet Başkan Yardımcısı Igor Levitin ile ağustos ayında Tahran'da yaptığı görüşmede, bu yönde önemli açıklamalar yaptı. Bu açıklamaların özeti aşağıdaki gibidir:

  1. İran tarafı, Rusya enerji şirketleri ile sadece mutabakat zaptı değil; 7 petrol ve doğal gaz sahasının geliştirilmesi için somut sözleşmeler de imzalamıştır. Petrol ve gaz sahalarının geliştirilmesi ile ilgili bazı projelerde %30 düzeyinde ilerleme vardır. İran ve Rusya enerji şirketleri ilave olarak 14 petrol ve gaz sahasının da ortak işletilmesi ve geliştirilmesi yönünde görüşmeler yapıyor.
  2. Rusya'dan hem direkt gaz alımı hem de diğer ülkelere ihraç etmek üzere gaz takası (swap) ile ilgili anlaşma, İran Ulusal Gaz Şirketi ile muhtemelen Gazprom arasında yakın gelecekte Moskova'da imzalanacaktır. 
  3. İran ve Rusya arasında enerji santralleri dâhil 2,5 milyar euro değerinde finansman tahsis edilmesi konusunda sözleşmeler de imzalanacaktır. Rusya tarafı, tüm ortak enerji projelerinin finansmanının Rusya bankaları tarafından yapılacağı yönünde bazı yükümlülükler almıştır. 

İran Petrol Bakanı Ovci’nin açıkladığı gelişmeler, iki ülke arasında enerji iş birliğinin yükseliş trendine girdiğini göstermektedir. Ancak en önemli sorulardan biri, bu iş birliğinin Rusya ekonomisine uygulanan yaptırımlar ve Ukrayna Savaşı ile ortaya çıkan jeopolitik gerçeklikten kaynaklanan kısa süreli ve konjonktürel bir yakınlaşma mı yoksa daha uzun vadeli bir eğilimin (örneğin, Rusya-İran-Çin jeopolitik ekseninin oluşumu) yansıması mı olduğudur. Bu kapsamda İran’ın yerli enerji uzmanları ile yabancı enerji uzmanlarının fikirlerinde örtüşen ve ayrışan noktalar vardır. İran Petrol, Gaz ve Petrokimya Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hamid Hüseyni, Rusya ile İran arasında petrol ve gazda belirli bir rekabet olmasına rağmen ABD’nin önemli bir petrol ve gaz üreticisi ve ihracatçısı olarak öne çıkması gerçeğinin bu iki ülkenin enerji alanındaki stratejik çıkarlarını birbirine daha da yaklaştırdığını vurguluyor

Hüseyni’ye göre Rusya’nın Zarubezhneft şirketinin İran'ın Dana Energy şirketi ile birlikte Aban ve Paydar sahalarının geliştirilmesi yönünde geçmişte olumlu deneyimi bulunmaktadır. Yeni dönemde ise İran, takas anlaşması kapsamında Rusya gazını Türkmenistan boru hattı üzerinden ithal edebilir. Bu doğal gazın bir kısmı İran içerisinde tüketilecek, bir kısmı ise komşu ülkelere ihraç edilebilecektir (İki ülkenin elektrik tüketiminin pik saatleri farklı olduğu için elektrik takası veya ithalatı da mümkündür.). Rusya’nın geleneksel petrol ve doğal gaz alanlarında üretimin azalması eğilimi olduğu için bu ülke, kuyularda basıncın yükseltilmesi alanında belirli bir deneyime sahiptir. Şimdi bu deneyimin İran’ın en büyük doğal gaz alanı olan Güney Pars Gaz Sahası’nda üretimin artırılması için uygulanması söz konusudur. Gazprom ihtiyaç hâlinde Çin’in CNPC şirketi ile birlikte Güney Pars Gaz Sahası’nda iddiasını devam ettirecektir.

Doğal gaza ek olarak petrol ürünlerinin takası konusunda da taraflar arasında görüşmeler yapılıyor ve İran'ın Rusya'ya petrokimya katalizörlerinin ihracatı yönünde yeni gelişmeler yaşanıyor. Hüseyni; Rusya’nın Hazar Denizi, Volga bölgesi, Tataristan ve Çeçenistan gibi bölgelerindeki rafinerilerde üretilen petrol ürünlerinin takasla İran'a gönderilebileceğini öngörmektedir. Ancak tüm bu umut verici öngörülere rağmen orta ve uzun vadede şartlar değişirse Rus tarafının imzalanan sözleşmelere ne kadar bağlı kalacağı ile ilgili İranlı uzmanların çoğu zaman çekincesi bulunmaktadır. "Oil Price" enerji haber ve analiz sitesinin önemli enerji uzmanlarından Simon Watkins ise İran ve Rusya arasında özellikle doğal gaz alanındaki iş birliğinin daha uzun vadeli olacağını ve gaz kartelinin (Gas OPEC) oluşumunun hedeflendiğini tahmin etmektedir.

İran ve Rusya, bölgesel jeopolitik düzende yaşanan yeni gerçeklikler ve konjonktürel koşulların belirlediği enerji ve ulaştırma alanlarındaki iş birliklerini, şimdiki şartlara göre koordinasyon ve senkronizasyon içinde yürütüyorlar. Petrol ve doğal gaz iş birliği anlaşmalarına paralel biçimde, Reşt-Astara Demir Yolu hattının yapımı ve Garmsar-İnceburun Demir Yolu hattının elektrifikasyonu da gündemdedir. Bununla da İran'ın, Rusya petrol ürünlerinin ve hatta gıda ürünlerinin reeksportu için deniz, demir yolu ve kara taşımacılığı alanında kombine edilmiş kapasitesinin artırılması planlanıyor. Burada hem direkt Hazar Denizi rotası hem de Azerbaycan ve Türkmenistan üzerinden transit rotaların çeşitlendirilmiş biçimde kullanılması söz konusudur. Yani iki ülke arasında enerji iş birliğinin, önceden imzalanan ve bundan sonra imzalanacak olan yeni anlaşmalarla geçen yazımızın sonunda değindiğimiz (Yeni Rusya-İran Enerji Anlaşması Neler Vadediyor?) 2. senaryo (kazan-kazan prensibi temelinde daha koordine hareket etme) doğrultusunda gelişmekte olduğu gözlemlenmektedir.