İran’dan Rusya’ya Stratejik Ortaklık Önerisi
İran Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf, 7-9 Şubat tarihleri arasında Moskova’ya resmî ziyarette bulundu. Meclis başkanlığı görevine başlamasından sonra ilk yurt dışı ziyaretini Rusya’ya yapan Kalibaf, Rusya Meclis Başkanı Vyaçeslav Volodin, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Rusya Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Nikolay Patruşev’le bir araya geldi.
Moskova’ya gelmeden önce “İran’ın Rusya ile ilişkilerinin stratejik nitelikte olduğunu” söyleyen ve Devrim Rehberi Ali Hamenei’nin Putin’e yazdığı mektubu elden iletmek isteyen Kalibaf, daha önce planlanan görüşmeyi gerçekleştiremedi. Kremlin, Putin’le görüşebilmesi için Kalibaf’ın 15 gün karantinada kalması gerektiğini öne sürdü. Böylelikle Kalibaf, Hamenei’nin Putin’e gönderdiği mektubu Volodin aracılıyla iletmek durumunda kaldı.
Putin için gönderilen mektubun içeriği kamuya açıklanmadı. Fakat Kalibaf’ın gerçekleştirdiği görüşmelerde, Rusya Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsünde yapmış olduğu konuşmasında ve Vesti televizyon kanalı için verdiği röportajda ziyaretinin sebebi ve Hamenei’nin Putin’e gönderdiği mektubun içeriğiyle ilgili ipuçları verdi.
Kalibaf’ın ziyaretinin ve Hamenei’nin Putin’e gönderdiği mektubun üç önemli konuyu içerdiği söylenebilir. Birinci konu Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP, Nükleer Anlaşma) meselesiyle ilgiliydi. KOEP’e taraf olan Avrupalı ülkelerden farklı olarak Rusya, ABD’nin bir an önce Anlaşma’ya dönmesini istemekte ve herhangi bir ön şart olmadan İran’a yönelik ekonomik ambargoların kaldırılması gerektiğini savunmaktadır. ABD’nin KOEP’ten çekilmesinden sonra İran’ın nükleer programıyla ilgili izlediği politika ve öne sürdüğü savlar, en çok Rusya’nın söylemleriyle örtüşmektedir. İran, Rusya’nın KOEP konusunda ABD ve Avrupa’nın politikalarına karşı İran’ı güçlü bir şekilde desteklemesini istemekte, Batı ile görüşmelerin yapılmasında ara buluculuk yapmasını ve bunu yaparken de İran’ın yanında olup Tahran’ı savunmasını beklemektedir.
Ziyarette konuşulan ikinci konu ekonomik ilişkilerle ilgiliydi. ABD’nin KOEP’e dönmesi veya yeni bir anlaşmanın yapılıp yapılmayacağı belirsiz olmakla birlikte ekonomik ambargoların ne zaman sona ereceği bilinmiyor. İran, Batı’nın ekonomik yaptırımlarından kendisi gibi zarar gören Rusya’yla ortak ekonomik çıkarlarda bir araya gelmek istiyor. Kalibaf’ın da belirttiği gibi İran’ın Avrasya Ekonomik Birliğiyle entegrasyonunu canlandırmak ve kuzey-güney ulaşım ve ticaret koridorunu hayata geçirmek Tahran için büyük öneme sahip. Rusya’nın başını çektiği Avrasya Ekonomik Birliği ile İran arasında Ekim 2019’da üç yıllık serbest ticaret anlaşması imzalanmıştı. Bu anlaşmaya göre İran, Avrasya Ekonomik Birliği üyesi ülkelerle bazı kalemlerde ticaret yapmaktadır. İran bu anlaşmayı uzatmayı ve daha kapsamlı hâle getirmeyi planlamaktadır.
Kalibaf’ın Moskova’da gündeme getirdiği üçüncü konu, Rusya’yla stratejik ilişkilerin kurulmasıydı. Rusya’dan ayrılmadan önce verdiği röportajda Kalibaf, “Putin’e iletilen mektupta Hamenei, İran ile Rusya arasındaki stratejik ilişkilerin şekillendirilmesinin çok önemli olduğunu vurgulamaktadır.” açıklamasını yapmıştı. Tahran-Moskova arasındaki stratejik ilişkilerin en az 20 yıllık planları kapsaması gerektiğini belirten Kalibaf, “Rusya’yla bölgesel iş birliğinin devam edeceğini umuyoruz.” ifadesini kullanmıştı. Rusya Ulusal Güvenlik Konseyinin resmî web sitesinde Kalibaf-Patruşev görüşmesinde İran ile Rusya arasındaki güvenlik ilişkilerinin geliştirilmesiyle ilgili konuların ele alındığı belirtilmişti.
Kalibaf, Moskova’da temaslarını sürdürürken 8 Şubat’ta İsrail Başbakanı Netanyahu, Putin’le telefon görüşmesi yapmıştı. Putin-Netanyahu görüşmesi Orta Doğu’da Rusya ile İsrail arasında güvenlik alanında koordinasyonun geliştirilmesiyle ilgiliydi. Aynı gün Lavrov’la telefon görüşmesi yapan İsrail Dışişleri Bakanı Gabi Aşkenazi, İran’ın Suriye’deki askerî varlığına son verilmesi gerektiğini gündeme getirmişti. Kalibaf’ın, İran’la stratejik ilişkilerini yürüten isimlerden biri olan Patruşev’le görüşmesi, İran’ın Orta Doğu’da Rusya’yla uzun vadeli stratejik ilişki kurmak istediğini gösterirken İsrail’in girişimi de bunu engellemeye yöneliktir.
Sonuç olarak bu ziyaret; İran’ın Batı’ya olan güvenini kaybettiğini, ABD karşısında geri adım atmamak için yeni arayışlar içinde olduğunu ve uzun vadeli stratejik ilişkiler kurmak için Rusya’yla yakınlaşmak istediğini göstermektedir. Fakat İsrail’le ilişkilerine önem veren Putin’in Kalibaf’la görüşmek istememesi, Rusya’nın Orta Doğu’da daha dengeli bir politika izlemeyi hedeflediğinin ve bölgedeki ilişkilerini İran’la sınırlı tutmak istemediğinin göstergesidir.