ABD Senatosunun Ana Gündemi İran Oldu
Joe Biden 20 Ocak itibarıyla ABD’nin 46. Başkanı olarak göreve başladı. Kabine üyelerinin, Kongrenin ilgili komitelerinden onay alma süreci ise 19 Ocak’ta başladı. Bu bağlamda Senato Dış İlişkiler Komitesinde, Dışişleri Bakanı Antony Blinken için bir oturum gerçekleşti ve önemli dış politika konuları gündeme geldi. Her bir senatörün ABD dış politikası ile ilgili mühim gördüğü konular hakkında soru sorması ve Blinken’ın cevaplaması ile gerçekleşen toplantının ana gündemi ise İran oldu.
Komite Başkanı Cumhuriyetçi Senatör Jim Risch, açılış konuşmasına dış politika ile ilgili en büyük kaygısının İran olduğunu söyleyerek başladı. Bu bağlamda Risch’in şu ifadeleri dikkat çekiciydi: “Nükleer Anlaşma (KOEP), İran’a dönük önemli yaptırımlar sağladı ancak İran’ın terörist vekillere verdiği desteği ortadan kaldırmadı. Bu nedenle bölgedeki terörün finanse edilmesine izin verdi. Anlaşma aynı zamanda İran’ın geleneksel silahları ve balistik füze programlarına dar görüşlü bir yaklaşıma sahipti ve İran’ın uranyum zenginleştirmeye devam etmesine izin verdi. İran ile yapılacak herhangi yeni bir anlaşma, balistik füze programı ve terörizme verilen desteği sona erdirme dâhil İran’ın kötü davranışlarının tüm yönlerini ele almalıdır.”
Bu bağlamda diğer birçok senatör de İran ile ilgili kaygılarını belirtip Blinken’a bu minvalde sorular sordu. Öne çıkan bazı sorular ve Blinken’ın cevapları şu şekilde oldu:
• Demokrat Senatör Bob Menendez: Biden yönetiminin diplomatik yola geri dönmekle ilgilenmesini anladığını ve bunu desteklediğini ancak İran’ın diğer tehlikeli ve istikrarsızlaştırıcı faaliyetlerini ele almak için somut çabalar olmaksızın KOEP’e dönmenin yetersiz olmasından korktuğunu belirtti. İran’la kapsamlı, diplomatik bir yaklaşım bulmak için iki partinin desteğinin gerekli olduğunun altını çizdi.
Blinken: Nükleer silahı olan bir İran’ın, bölgede istikrarsızlık yaratmada daha etkili olduğunu, o sebeple İran’ın nükleer silaha erişimini engellemek konusunda Biden yönetiminin acil bir sorumluluğu bulunduğunu belirtti. İran’ın hızlı bir şekilde uranyum zenginleştirmeye devam ettiğine ve kamuoyu ile paylaşılan raporlara göre KOEP’in çok gerisinde bir durum ile karşı karşıya kalındığına dikkat çekti.
• Cumhuriyetçi Senatör Ron Johnson: Yüzlerce Amerikalının ölümünden sorumlu olan Süleymani’nin öldürülmesinin doğru bir hareket olup olmadığını sordu.
Blinken: Hiç kimsenin Süleymani öldüğü için gözyaşı dökmediğini ama bunun en doğru hareket olup olmadığının konuşulması gerektiğini söyledi. Bu eylemin, Irak’taki Amerikan askerlerini tehlikeye soktuğunu ve Amerika’yı daha az güvenli hâle getirdiğini dile getirdi.
• Cumhuriyetçi Senatör Mitt Romney: KOEP’in, İran’ın nükleer silah elde etmesini kolaylaştıran bir anlaşma olduğunu ileri sürdü. Yönetimin İran ile ilgili istihbarat konusunda çok dikkatli olması ve agresif bir tutum sergilemekten vazgeçmemesi gerektiğini söyledi.
Blinken: İstihbarat konusunda Kongre ile iş birliği yapacaklarını belirtti.
• Demokrat Senatör Chris Coons: İran’ı geri püskürtmekle Yemen’deki savaşı yeniden değerlendirmek arasında nasıl bir denge kurulabileceğini sordu.
Blinken: Husilerin saldırgan olduğunu ancak Suudilerin, insani felaketin boyutlarını artırdığını net bir şekilde görmek gerektiğini; Husileri terör örgütü olarak tanımlamanın, onları masaya getirmek için fazla bir şey yapmadan durumu daha da kötüleştirdiğini ve bu sebeple Biden yönetiminin bu kararı hemen gözden geçireceğini ifade etti.
Coons ayrıca İran’ın balistik füze programının kontrol altına alınmasının Orta Doğu’nun güvenliği için önemini vurguladı.
• Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham: Blinken’a, İran’ın en büyük terör destekçisi olduğuna inanıp inanmadığını sordu.
Blinken: Buna inandığını söyledi.
• Cumhuriyetçi Senatör Todd Young: 2001’de çıkan, el-Kaide’ye müdahaleye izin veren yasanın İran ve el-Kaide bağlantısı sebebiyle İran’a saldırıya izin verip vermediğini sordu.
Blinken: Bunun için Kongreden yeniden izin alınması gerektiğini söyledi.
Peki bu durum bize ne ifade ediyor? Biden yönetiminin, KOEP’e geri döneceğinin çokça konuşulduğu bugünlerde ABD’de dış politika karar alma mekanizmasının önemli bir ayağı olan Senatoda, Demokrat ve Cumhuriyetçi senatörlerin önemli çekincelerinin olması ve İran konusunda ortak bir perspektife sahip olmaları oldukça önemlidir. 27 Şubat 2015’te henüz KOEP imzalanmadan aylar önce dönemin Senato Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Cumhuriyetçi Senatör Bob Corker, Senatör Menendez ile birlikte 2015 İran Nükleer Anlaşması’nı İnceleme Yasası’nı (Iran Nuclear Agreement Review Act of 2015) hazırlamıştır. Söz konusu bu Yasa, Demokrat senatörlerin desteğiyle Mayıs 2015’te ABD Senatosunda kabul edilmiştir. Yasa’ya göre Kongrenin onayı olmadan ABD Başkanı’nın İran’a dönük yaptırımlardan feragat etmesi veya yaptırımları askıya alması engellenmiştir. Zira bu Yasa öncesi hukuki düzende Başkan’ın, Kongrenin uygulamaya koyduğu yaptırımları askıya almak için feragat hakkını kullanmasına ilişkin herhangi bir sınırlama mevcut değildi. Dolayısıyla Biden’ın KOEP’e geri dönme girişimi karşısında tarihin tekerrür etme ihtimali vardır. Bu durumun farkında olan Biden yönetiminin, Senato üyelerinin İran’la ilgili çekincelerini gidermek adına Kongre ile daha yakın temasta bulunacağını ve İran’ın balistik füze programı ile Suriye-Irak-Lübnan hattındaki askerî varlığını tartışmaya açacak bir takip anlaşması yapmayı çok daha fazla dile getireceğini söylemek mümkündür.
- Etiketler:
- İran
- ABD
- Senato
- Dış İlişkiler Komitesi
- Antony Blinken