Rusya ve İran Arasında Yeni Ticaret Koridoru

Rusya ve İran Arasında Yeni Ticaret Koridoru
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin yol açtığı jeopolitik değişimler; Rusya'nın siyasi, ekonomik ve jeopolitik ilişkilerinde yeni gelişmelere neden olmuştur. Bu gelişmelerden biri de ABD ve AB'nin ekonomik yaptırımları altında olan Rusya ile İran arasındaki ekonomik-ticari ilişkilerin artmasıdır. Ukrayna'daki gelişmelerin ardından bu iki ülke, her iki tarafın potansiyellerini kullanarak ekonomik ve ticari ilişkilerini genişletmeye çalışmış ve karşılıklı yıllık ticaret hacmini 40 milyar dolara çıkarmayı hedeflemiştir. 

Bu gelişmelerin yanı sıra Bloomberg'ün haberine göre İran ve Rusya, Avrupa'nın doğu ucundan Hint Okyanusu'na uzanan 3.000 km'lik yeni bir ticaret koridoru inşa ediyor. Söz konusu koridor, Kırım Yarımadası ile Don Nehri'nin ağzı arasında bulunan Azak Denizi'nden başlayıp deniz ve demir yolu ağlarının kullanılmasıyla Hazar Denizi ve Basra Körfezi'ndeki İran limanlarında sona ermektedir. Bu koridor, Hint Okyanusu'na kadar uzanacaktır. İki ülkenin, bu koridorda 25 milyar dolar yatırım yapacağı tahmin edilmektedir. Bu ticaret koridoru, İran ve Rusya'nın mevcut rotalarından binlerce kilometre kısaltacaktır. 

Son 10 ayda yaşanan gelişmeler ve Avrupa ulaşım ağlarının Rusya'ya kapanması, Tahran ve Moskova’nın; Rusya'nın Doğu'ya (Asya) dönüşünü destekleyen alternatif ticaret koridorları geliştirmeye odaklanmasına neden olmuştur. Bu bağlamda söz konusu yeni koridorun, Rusya'nın Asya ülkeleriyle ticaretinde yaptırımları baypas etmesinde özel bir avantaj sağlayacağı söylenebilir. Zira kara yollarının izlenmesi, deniz yollarına göre neredeyse imkânsızdır. 

Haberlere göre İran; Astrahan'da, İran mallarının diğer Rus şehirlerine gönderileceği bir lojistik merkez kuracaktır. Bu ülke, 2017 yılında Astrahan'da İran Ticaret Merkezini açmıştır. Bu liman kentinde 200'e yakın İranlı şirket faaliyet göstermektedir. Ayrıca Volga Nehri kıyısında bulunan Salyanka Limanı hisselerinin %53'ten fazlasının İran'a ait olduğu bilinmekte ve İran İslam Cumhuriyeti Denizcilik Şirketinin (IRISL) bu limanda yaklaşık 10 milyon dolarlık yatırım yaptığı söylenmektedir. Ayrıca raporlar; Rusya'nın, İran gemilerinin Volga ve Don nehirlerinin iç su yollarından geçmesine izin verecek yasaları tamamladığını göstermektedir. Böyle bir haktan yararlanan ilk ülke İran olacaktır. Bloomberg’ün haberine göre Hazar Denizi kıyıları ile Volga Nehri'nin ana limanları arasındaki sularda, bazıları ABD yaptırımları altında olan en az 12 İran gemisi seyretmektedir.

Türbin, polimer, tıbbi malzeme ve otomobil parçaları gibi mal ticaretinin yanı sıra 3.000 km'lik koridorun en önemli hedeflerinden biri de Rus tahıllarının ihracatı olduğu söylenebilir. Don ve Volga nehirlerini dolaşan gemiler, uzun süredir enerji ve tarım ürünleri ticareti yapmaktadır. İran, Rus tahılının üçüncü büyük ithalatçısıdır ve tahminlere göre bu ithalat artacaktır. Ayrıca raporlara göre Kasım 2022'de Rusya'nın Hindistan'a yaptığı ilk 12 milyon tonluk tahıl sevkiyatı İran üzerinden geçmiştir. Dolayısıyla bu iki ülkenin nihai hedefinin, Rusya'dan Hindistan ve diğer Güney Asya ülkelerine İran üzerinden gıda koridoru inşa etmek olduğu söylenebilir. Bloomberg raporu, bir gıda koridorunun kurulmasından bahsetmese de Asya ülkelerinin Rus tahıllarına olan ihtiyacı göz önüne alındığında, Moskova'nın İran'ın transit konumunu kullanarak ve Tahran'ın yardımıyla böyle bir koridoru harekete geçirmesi muhtemel görünmektedir. Bu durumda İran, Rus tahılı için bir geçiş ülkesi hâline gelecektir. 

Söz konusu 3.000 km’lik koridor, sadece Rusya ve İran'ın iş birliği ile harekete geçirilecek olan Uluslararası Kuzey-Güney Ulaştırma Koridoru’nun (International North–South Transport Corridor, INSTC) bir parçası olarak değerlendirilebilir. Bu bağlamda Moskova ve Tahran'ın hedefinin, transit konusunda üçüncü bir ülkeye (ABD yaptırımlarından endişe duyulan ülkeler) bağımlı olmamak ve Asya pazarına erişmek olduğu söylenebilir. Diğer bir deyişle bu iki ülkenin amacı, ticari bağlarını Batı müdahalesine karşı korumak ve Asya'nın güçlü ve büyüyen ekonomileri ile yeni bağlar kurmaktır. Bu bağlamda söz konusu koridorun başlatılması, rakip bloklara bölünmüş büyük güçler arasındaki rekabetin küresel ekonomideki ticaret ağlarının şeklini nasıl hızla değiştirdiğini göstermektedir

Kurulması hâlinde bu koridor, Batı yaptırımları gibi tehditlerle karşı karşıya kalsa da İran ve Rusya için önemli avantajlara sahip olacaktır. Hint Okyanusu ile Hazar Denizi'ni birbirine bağlayan bu koridor, Rusya ile Güneydoğu Asya ülkeleri arasındaki ticareti artırma fırsatı sunuyor. Ayrıca Ukrayna'nın, Rusya'nın işgal ettiği bölgelerini Asya pazarlarına bağlayarak bu bölgelerin ticaretinde önemli fırsatlar sunmaktadır. İran bu koridoru kullanarak Rus limanlarına daha fazla erişim sağlayacak ve ülkenin transit konumu artacaktır.