Ahmedinejad’ın Pasargad’ı Ziyareti Ne Anlama Geliyor?

Ahmedinejad’ın Pasargad’ı Ziyareti Ne Anlama Geliyor?
Yazı boyutunu buradan ayarlayabilirsiniz

İran’da İslam Devrimi’nin kutlandığı günler olan Dehe-i Fecr’de Mahmud Ahmedinejad, Fars kültür ve medeniyetinin beşiği sayılan Fars (Şiraz) eyaletine seyahat etti. İran’ın en koyu milli değer, siluet ve sembollerinden olan Şah Çerağ’ı, Taht-ı Cemşid’i ve Pasargad’da İranlıların en büyük milli kahramanı sayılan Kuruş-u Kebir (Büyük Kuruş – II. Kiros)’in mezarını ziyaret ederek yerli ve yabancı turistlerle fotoğraflar çektirdi. Seyahatleri her zaman İran basının ilgisini çeken Mahmud Ahmedinejad’ın Taht-ı Cemşid’e ve Pasargad’a yaptığı bu son yolculuğu, İran medyasında önceki seyahatlerinden daha fazla yer aldı ve zihinlere şu soruları getirdi: Mahmud Ahmedinejad niçin devrim yıldönümünde Şiraz’a gitti? Ahmedinejad Pasargad’da Fars milliyetçilerinin çok önemli gördüğü Kuruş-u Kebir’in anıt mezarında neden fotoğraf çektirdi? Ahmedinejad’ın gezi tarihi ve bu gezide ziyaret ettiği mekânlar İran ile İran’ın milli kültür ve medeniyeti için ne anlam ifade ediyor? Gezinin mahiyeti ve gelecek için içerdiği mesajın daha açık bir şekilde ortaya konulması için öncelikle bu soruların cevaplanması gerekmektedir. Kuşkusuz bu gezi basit bir ziyaretin ötesinde anlam taşımaktadır. Haber metinlerinde sıradan ayrıntılar olarak verilen güzergah noktaları ve gezi boyunca siyasal iletişim açısından dikkat çekici öğeler Ahmedinejad’ın siyaset alanındaki yeni hamlelerini öngörmek ve İran iç politikasındaki siyasi dengeleri değerlendirmek açısından fırsat sunmaktadır.

Dehe-i Fecr (12-22 Behmen): Humeyni’nin Fransa’dan İran’a geldiği gün olan 1 Şubat 1979 tarihinden itibaren başlayan ve İran devriminin gerçekleştiği 11 Şubat 1979 gününü de içine alan 10 günlük süreçtir. “Şafak On” anlamına gelen Dehe-i Fecr, İran’ın devrim sonrası en önemli resmi ideolojik sembolüdür. Dehe-i Fecr, her yıl çeşitli program, etkinlik, yürüyüş ve törenlerle kutlanmaktadır.

Taht-ı Cemşid veya Persepolis: Taht-ı Cemşid, Şiraz’ın kuzey doğusunda Mervdeşt’e yakın bir yerde I. Darius zamanında yapımına başlanmış ve Haşayarşa ve I. Erdeşir zamanlarında tamamlanmış bir site şehridir. Daha sonra Darius’un adı unutulunca şehir “Cemşid” adıyla Farsların hatıralarında yer edinmiştir. Taht-ı Cemşid’den geriye kalan en önemli eser, İskender tarafından yakılan kalesidir. Şehrin kendisi Ahameniş İmparatorluğunun başkentiydi. Taht-ı Cemşid de bu şehrin sarayı idi. Büyük Darius, Taht-ı Cemşid’de İran için “Ey Tanrı, bu ülkeyi düşmandan, kuraklıktan ve yalandan koru” diye dua etmiştir.

Pasargad: Pasargad, Ahameniş Hanedanı’nın ilk başkentidir. Bugünkü İran'ın güneyinde, Persepolis'e 78 km, Şiraz'a 130 km uzaklıktadır. Pasargad, Fars Ordugâhı anlamına gelmektedir. Şehir Büyük Kuruş (Kuruş-u Bozorg) tarafından M.Ö. VI. yüzyılda kurulmuştur. Taht-ı Mader-i Süleyman diye bilenen Tel-i Taht veya Dej-i Darius (Darius Kalesi)’nin ve Büyük Kuruş’un anıt mezarının burada olması, Pasargad’ı İran milli kültürü ve Fars milliyetçiliği bakımından önemli kılmaktadır. Fars milliyetçileri her yıl ekim ayının başında Pasargad’da toplanarak Büyük Kuruş’un anıt mezarını ziyaret ederek kültürlerine, tarihlerine ve geleneklerine bağlılıklarını çeşitli etkinlik ve gösterilerle ifade etmektedirler.

Büyük Kuruş/Kuruş-u Bozorg/II.Kiros: II. Kiros ismiyle bilenen Büyük Kuruş 1. Pers İmparatorluğu olan Ahameniş İmparatorluğu'nun kurucusudur. Büyük Kiros, Güneybatı Asya’nın çoğunu ele geçirmiş ve ilk insan hakları bildirgesi olarak kabul edilen Kiros Silindiri'ni yazdırmıştır. II. Kiros, Pers tarihindeki önemine binaen Büyük Kuruş olarak adlandırılmaktadır ve İranlılar -özellikle de Fars milliyetçileri- tarafından büyük bir değer olarak kabul edilmektedir.

Gezi rotasına dair bu ayrıntılara ilaveten Ahmedinejad’ın, Taht-ı Cemşid’i ziyareti sırasında yaptığı açıklamalar da dikkat çekicidir: “Tarih bir milletin hafızasıdır. Hiçbir insan hafızasız yaşayamaz. Hafıza kimlik kazandırır ve bu kimlik nereye gitmeniz, ne yapmanız ve nasıl yaşamanız gerektiğini söyleyen bir kimliktir. Taht-ı Cemşid, binlerce yıl önce Farsların nasıl yaşadığının bir göstergesidir ve mimarisiyle Fars milletinin iftiharıdır. Tarihi ve geçmişi tanımak bize geleceğin yolunu aydınlatabilir”. Bu sözleriyle Ahmedinejad diğer muhafazakârlardan farklı olduğunu göstermeye çalışmaktadır. Taraftarları Ahmedinejad’ın gezilerinin şahsi olduğunu, cumhurbaşkanlığı seçimleriyle bir ilgisi olmadığını, hatta siyasi bir hedefinin olamadığını söyleseler de Şiraz ve Pasargad’a ziyaretleri Ahmedinejad’ın siyaseten öneminin ve etkisinin devam ettiğini medya aracılığıyla göstermeye çalışmasıdır. Ekim ayının ilk haftasında Fars milliyetçilerinin Kuruş-u Kebir’in mezarında toplanmaları İran basınında geniş yer bulmuştur ve Kuruş’u Kebir üzerinden yükselen siyasi duyarlılığı Ahmedinejad kendi lehine çevirmek istemiş de olabilir. Ayetullah Hamenei tarafından cumhurbaşkanlığı adaylığı onaylamayan Ahmedinejad’ın yeniden gündeme gelebilmesinin en etkili yolu bu tür geziler olabilir ve bu manevra bir güç gösterisi olarak değerlendirilebilir.

İran’da Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yaklaşık üç aylık bir zaman kaldı. Muhafazakârlar henüz yüksek oy potansiyeli olan bir Cumhurbaşkanı adayı belirleyemediler. İran’da Muhafazakârların dağınık görünümü, muhafazakâr tabanı karamsarlığa itmekte. Tüm bu siyasi atmosferi yakinen bilen Ahmedinejad ve ekibi, 2017 seçimlerine direkt olarak katılamayacaklarının farkındalar ama Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki yarışta ümitlerini diri tutuyorlar. Muhafazakâr tabanı birleştirecek ve toplumun diğer kesimlerinden oy alabilecek bir siyasi figür imajı çizen Ahmedinejad’ın yeni gezilerini ve açıklamalarını merakla bekliyoruz.